HERŞEY DOĞRU MU YAPILIYOR?
Son yıllarda Kırıkkale inşaat sektöründe önemli atılımlar yaptı. Çok katlı binalar şehrin hemen hemen her yanını sardı. Peki bu yeni yapılaşma da herşey doğru mu yapılıyor? Şehirleşme adına neler yapılabilir bu konuda Kırıkkale’nin genç ve başarılı mimarı Metinoğlu Mimarlık Sahibi Mimar İsmail Oğuz Karakuş’un görüşlerini aldık. Karakuş, Türkiye’de özellikle küçük ve orta kentlerde ki en büyük sorunun, konut piyasasındaki arz ve talebin konut tipolojisini belirlemesi, kent kimliğini imar planlarının etkilemesi ve mimarın bu kimliğin belirlenmesinde katkısının yok denecek kadar az olması olduğunu ifade etti.
YEŞİLE HASRET KALDILAR
Şehrimizde de bu sorunun oldukça fazla hissedildiğini belirten Karakuş “Bu durum mimarlarımızı ‘belediye takipçisi mimar’ olmaya itiyor. Bu bağlamda Kırıkkale’nin bir çıta yükseltmeye ihtiyacı var. Daha büyük ölçekli, karma, yeşili bol olan projelere ihtiyacımız var. Ve bu konuda gerekli imar düzenlemelerin acilen yapılması gerekmektedir. Memleketimizde yaşamını sürdüren insanlarla sohbet ettiğimizde özellikle şikayet ettikleri konu çok ciddi paralara aldıkları dairelerde nefes alamadıkları, bahçelerinde çocuklarını rahat rahat oynatacakları geniş alanlarının olmadığı ve yeşile hasret kaldıkları.”
MALİYETİ ARTMADAN DÜZENLEME YAPILIR
“Olayı bu yönüyle ele aldığımızda 300 bin ile 600 bin TL arası bedel ödeyerek sahip oldukları evlerinin onlara beton mezarlar gibi geldiğini görebiliriz. Şehrimizde bir gezintiye çıktığımızda örneğin 100 dairelik bir projede 200 metrekare bile yeşil alanın olmadığını görüyoruz. Çok ufak düzenlemelerle kısa vadede bu sorunun, maliyeti de artırmadan çözülebileceğine inanıyorum. Yapılacak bu düzenlemeler hem daire sahibi olacak kişileri hem müteahhitlerimizi hemde mimarlarımızı oldukça tatmin edecektir.” dedi.
ÖRNEK PROJE ÇIKARAMIYORUZ
Karakuş “Şu anda gerçekçi olarak bakalım ve düşünelim. Memleketimizde var olan projelerin kaç tanesi Türkiye’nin herhangi bir yerinde örnek olarak gösterilmektedir yada kaç tane projemiz mimari açıdan bakıldığında yurdumuzun dört bir yanında insanlara ilham olmaktadır? Adım kadar eminim ki güzel memleketimizde gerekli imar düzenlemeleri yapıldığında bırakın Türkiye’yi dünyaya örnek olan projeler üretebilecek, kaliteli ve donanımlı mimarlarımız bulunmaktadır.” şeklinde konuştu.
HESAPSIZ VE BİLİNÇSİZ SÖZLEŞMELER
İnşaat sektörünün içinde bulunduğu durum hakkında da konuşan Karakuş “İnşaat sektörü tüm Türkiye de olduğu gibi Kırıkkalemiz de de durma noktasına gelmiştir. Bugün baktığımızda pek çok müteahhitimiz inşaatını durdurmuştur. Tabi meselenin özüne indiğimizde sektörün durma noktasına gelmesinde pek çok neden yatmaktadır. Bunların ilki ehil olmayan kişilerin, maliyet hesabı yapmadan yüksek arsa paylarıyla yaptıkları sözleşmeler. Bu hesapsız ve bilinçsiz sözleşmeler arsa paylarını artırmakta ve büyük bölümü tamamlanamadığı için arsa sahiplerini mağdur etmektedir. Yani yapılamayacak işin sözü verilmektedir.”
SATTIĞINA MAL EDEMİYOR
“Diğer etken ise inşaat malzemeleri ve özellikle inşaat demiri ciddi derece de zamlanmıştır. Öte yandan elektrik ve mekanik gibi inşaatın diğer etmenleri de ciddi zamma maruz kalmıştır. Doların artmasını fırsat bilen pek çok fırsatçı fiyatların artmasına sebep olmuştur. Bu yüzden pek çok kaliteli müteahhitimiz şu an sattıkları daire fiyatlarına bugün o daireleri mal edememektedirler. Bu konuda devletimiz pek çok çalışmalar yapmaktadır ancak bizimde boş durmamamız devletimize destek olmamız gerekir. Bu bağlamda firmamın da üyesi bulunduğu Kırıkkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın müdahale etmesi en doğrusu olacaktır.”
BİR HAVUZ OLUŞTURULMALI
“Kırıkkale’de ki bütün müteahhitlerimizin tek bir çatı altında toplanıp ortak bir havuzdan yüklü olarak 1.elden alacağı inşaat malzemeleri (inşaat demiri ,elektrik ve mekanik ekipmanları vs.) çok daha uygun fiyatlara mal edilebilecektir. Ve bunu başardığımızda kısa vadede en azından başlanılan konutlar tamamlanabilecek, arsa sahiplerinin de müteahhitler gibi mağduriyetleri giderilecektir. Hatta yeni projelere başlamak için gerekli güven ortamı doğabilecektir. Şehrimizde yapılacak bu birlik ve beraberlik tüm Türkiye’ye de örnek olacaktır. Bitmemiş veya inşaat halinde bir çevrede yaşamak kimsenin isteyeceği, arzu edeceği bir durum olmayacaktır.” önerisinde bulundu.
Son yıllarda Kırıkkale inşaat sektöründe önemli atılımlar yaptı. Çok katlı binalar şehrin hemen hemen her yanını sardı. Peki bu yeni yapılaşma da herşey doğru mu yapılıyor? Şehirleşme adına neler yapılabilir bu konuda Kırıkkale’nin genç ve başarılı mimarı Metinoğlu Mimarlık Sahibi Mimar İsmail Oğuz Karakuş’un görüşlerini aldık. Karakuş, Türkiye’de özellikle küçük ve orta kentlerde ki en büyük sorunun, konut piyasasındaki arz ve talebin konut tipolojisini belirlemesi, kent kimliğini imar planlarının etkilemesi ve mimarın bu kimliğin belirlenmesinde katkısının yok denecek kadar az olması olduğunu ifade etti.
YEŞİLE HASRET KALDILAR
Şehrimizde de bu sorunun oldukça fazla hissedildiğini belirten Karakuş “Bu durum mimarlarımızı ‘belediye takipçisi mimar’ olmaya itiyor. Bu bağlamda Kırıkkale’nin bir çıta yükseltmeye ihtiyacı var. Daha büyük ölçekli, karma, yeşili bol olan projelere ihtiyacımız var. Ve bu konuda gerekli imar düzenlemelerin acilen yapılması gerekmektedir. Memleketimizde yaşamını sürdüren insanlarla sohbet ettiğimizde özellikle şikayet ettikleri konu çok ciddi paralara aldıkları dairelerde nefes alamadıkları, bahçelerinde çocuklarını rahat rahat oynatacakları geniş alanlarının olmadığı ve yeşile hasret kaldıkları.”
MALİYETİ ARTMADAN DÜZENLEME YAPILIR
“Olayı bu yönüyle ele aldığımızda 300 bin ile 600 bin TL arası bedel ödeyerek sahip oldukları evlerinin onlara beton mezarlar gibi geldiğini görebiliriz. Şehrimizde bir gezintiye çıktığımızda örneğin 100 dairelik bir projede 200 metrekare bile yeşil alanın olmadığını görüyoruz. Çok ufak düzenlemelerle kısa vadede bu sorunun, maliyeti de artırmadan çözülebileceğine inanıyorum. Yapılacak bu düzenlemeler hem daire sahibi olacak kişileri hem müteahhitlerimizi hemde mimarlarımızı oldukça tatmin edecektir.” dedi.
ÖRNEK PROJE ÇIKARAMIYORUZ
Karakuş “Şu anda gerçekçi olarak bakalım ve düşünelim. Memleketimizde var olan projelerin kaç tanesi Türkiye’nin herhangi bir yerinde örnek olarak gösterilmektedir yada kaç tane projemiz mimari açıdan bakıldığında yurdumuzun dört bir yanında insanlara ilham olmaktadır? Adım kadar eminim ki güzel memleketimizde gerekli imar düzenlemeleri yapıldığında bırakın Türkiye’yi dünyaya örnek olan projeler üretebilecek, kaliteli ve donanımlı mimarlarımız bulunmaktadır.” şeklinde konuştu.
HESAPSIZ VE BİLİNÇSİZ SÖZLEŞMELER
İnşaat sektörünün içinde bulunduğu durum hakkında da konuşan Karakuş “İnşaat sektörü tüm Türkiye de olduğu gibi Kırıkkalemiz de de durma noktasına gelmiştir. Bugün baktığımızda pek çok müteahhitimiz inşaatını durdurmuştur. Tabi meselenin özüne indiğimizde sektörün durma noktasına gelmesinde pek çok neden yatmaktadır. Bunların ilki ehil olmayan kişilerin, maliyet hesabı yapmadan yüksek arsa paylarıyla yaptıkları sözleşmeler. Bu hesapsız ve bilinçsiz sözleşmeler arsa paylarını artırmakta ve büyük bölümü tamamlanamadığı için arsa sahiplerini mağdur etmektedir. Yani yapılamayacak işin sözü verilmektedir.”
SATTIĞINA MAL EDEMİYOR
“Diğer etken ise inşaat malzemeleri ve özellikle inşaat demiri ciddi derece de zamlanmıştır. Öte yandan elektrik ve mekanik gibi inşaatın diğer etmenleri de ciddi zamma maruz kalmıştır. Doların artmasını fırsat bilen pek çok fırsatçı fiyatların artmasına sebep olmuştur. Bu yüzden pek çok kaliteli müteahhitimiz şu an sattıkları daire fiyatlarına bugün o daireleri mal edememektedirler. Bu konuda devletimiz pek çok çalışmalar yapmaktadır ancak bizimde boş durmamamız devletimize destek olmamız gerekir. Bu bağlamda firmamın da üyesi bulunduğu Kırıkkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın müdahale etmesi en doğrusu olacaktır.”
BİR HAVUZ OLUŞTURULMALI
“Kırıkkale’de ki bütün müteahhitlerimizin tek bir çatı altında toplanıp ortak bir havuzdan yüklü olarak 1.elden alacağı inşaat malzemeleri (inşaat demiri ,elektrik ve mekanik ekipmanları vs.) çok daha uygun fiyatlara mal edilebilecektir. Ve bunu başardığımızda kısa vadede en azından başlanılan konutlar tamamlanabilecek, arsa sahiplerinin de müteahhitler gibi mağduriyetleri giderilecektir. Hatta yeni projelere başlamak için gerekli güven ortamı doğabilecektir. Şehrimizde yapılacak bu birlik ve beraberlik tüm Türkiye’ye de örnek olacaktır. Bitmemiş veya inşaat halinde bir çevrede yaşamak kimsenin isteyeceği, arzu edeceği bir durum olmayacaktır.” önerisinde bulundu.