İktidarda bulunanların yalnız bıraktığı esnafların umutsuzluğunu manevi olarak gidermek ve sorunlarının TBMM çatısında dile getirilmesini sağlamak maksadıyla yurt genelinde başlatılan çalışmalar kapsamında İYİ Parti Genel Merkez yöneticileri ve milletvekilleri Kırıkkale’de esnaf ziyaretlerinde bulundular. Ankara Milletvekilleri Şenol Sunat ve Halil İbrahim Oral, MDK üyesi Av. Süleyman Çetin, GİK üyesi Prof. Dr. Sinan Sözen ile Kırıkkale İl Başkanı Bülent Şükrü Altınışık ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte esnaflarımızı ziyaret ederek sorunlarını dinlediler
“Kırıkkale esnafına, iktidarın yönetemediğini ve son demlerini yaşadığı bu süreçte yalnız kalan esnafımıza umutsuz olmayın, sorumluluk almaya ve ekonomik sarmaldan çıkarmaya hazır İYİ PARTİ kadrolarının olduğunu anlatmaya geldik” diyen Ankara Milletvekili Şenol Sunat, “Bizim siyaset anlayışımızda, sarayda oturup millete tepeden bakmak yok” dedi.
KOLTUKLARI DEĞİL, AYAKKABILARI ESKİTİYORUZ
Toplantıda ülke gündemine dair açıklamalarda bulunan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Şenol Sunat; “Bildiğiniz gibi Genel Başkanımız Meral Akşener olmak üzere partimizin bütün yöneticileri Türkiye’yi karış karış geziyoruz. Bu kapsamda bugün Kırıkkale’deyiz. Çünkü Türk milletinin sesini ve çığlığını, vicdanları körelmiş, kulakları tıkanmış ve kalpleri taş olmuş saray yöneticilerine duyurmaya çalışıyoruz. Bizleri siz Kırıkkaleli kardeşlerimizle buluşturan başta Kırıkkale İl Başkanımız Sayın Bülent Şükrü Altınışık ve tüm teşkilat mensuplarına ayrı ayrı teşekkürü borç biliyorum. Bu kapsamda bugün Kırıkkale’de bulunduğumuz sürece vatandaşlarımızla, esnafımızla, çiftçimizle görüşüp onların dertlerini dinleyeceğiz.”
HER ALANDA KRİZ VAR
“İYİ Parti anlayışında sarayda oturmak, dört duvar arasında siyaset yapmak, millete tepeden bakmak asla yok. Bizim misyonumuz vatandaşlarımızın ayağına gitmek, mağduriyetlerini gidermek, dertlerini paylaşmak ve çözüm üretmek. Yani Türk milletinin sesi olmak için sahadayız. İYİ Parti’nin siyasetinin odağı, aziz Türk milletinin kendisidir. Ülke olarak çok zorlu bir süreçten geçiyoruz. Bu sadece pandemiye bağlanacak bir süreç değil. Pandemiden önce başlamış ve pandemiyle de derinleşmiştir. Pandeminin iyi yönetilmediği ve gittikçe devam eden bu süreçte ekonomiden eğitime, sağlıktan kültürel ve sosyal hayata her alanda büyük kriz yaşadığımız bir süreçteyiz. Türkiye 19 yıllık iktidar sürecinde borçlu bir ülke. Türkiye’nin 450 milyar dış borcu var. Kendi durumunda olan düşük ve orta gelirli 120 ülke arasında Türkiye en başlarda altıncı sırada. Çiftçimize bakıyoruz, 123 milyar borcu var. Bu beceriksiz iktidar yüzünden hem millet hem devlet gırtlağına kadar borca batmış vaziyette. Yani büyüyen ekonomi değil vatandaşlarımızın borçları.”
İNSANIMIZIN DURUMU ÇOK KÖTÜ
“Alım gücü düştü. TÜİK, devletin doğru söylemeyen kurumu. TÜİK geçtiğimiz enflasyonu 14,97 olarak açıkladı ama biliyoruz ki en az yüzde 30-36 oranında bir enflasyonla karşı karşıyayız. Gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek enflasyon oranı bizim ülkemizde. Türkiye’de en büyük problem genç işsizliği. Ülkemizde her üç gencimizden biri işsiz. İki, üç fakülte bitirmiş, yabancı dil bilen, hiç durmadan sertifika programlarıyla kendini yenilemeye çalışan gençler iş bulamıyor maalesef. Buna iş beğenmemezlik diyorlar. Oysaki asgari ücrete, her türlü işe razı gençler. Bu konuda AK Parti Kayseri Milletvekili diyor ki utanmadan, asgari ücretlilerin maaşları iyi, altlarında arabaları var, altı ayda bir telefon değiştiriyorlar. E tabi tuzu kuru bunların. Bunlar saray zihniyetine sahip olan, kendinden başka kimsenin durumunu değerlendirmeyen ve empati kuramayan yapılar olduğu için milletin halinden anlamıyorlar. Zaten bu ülkede çalışanların yüzde 43’ü asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücret, açlık sınırının altında. Yüzde 42 ise asgari ücretin altında kayıt dışı çalışanlar. Bu insanların durumu daha da kötü. Devamlı iktidarı uyarıyoruz. Sayın Başkanımız pandeminin başında çıktı, esnafa yardım edin, yanında çalışan her kişiye bin lira yardım yapılsın dedi, yapılmadı. En azından aldıkları krediyi 1 sene uzatın, kredinin faizini silin, hazine ödesin dedi, yine ses yok.”
GÖRMEZDEN GELİYORLAR
“İntiharlar çoğaldı. İntiharları bile sosyal medyadan ya da vatandaşın kendisinden duyuyoruz. Yandaş medya mümkün olduğu kadar bu haberleri göz ardı ediyor. Japonya’ya muhabir gönderiyor, Japon esnafının durumunu gösteriyor. Ne kadar üzüldük değil mi Japon esnafına, Türkiye’deki esnaf çok iyi durumda ya çünkü! Terörle mücadele gibi milli bir meseleyi bile siyaset malzemesi haline getiriyorlar. Rehine kurtarma operasyonunu gerçekleşmeden müjde veren bir Cumhurbaşkanı var. Sonuç, Gara’da 13 şehit. Allahtan tüm şehitlerimize rahmet, ailelerine baş sağlığı diliyorum.” ifadelerini kullandı.