ADINA ÖDÜL TÖRENİ ÇALIŞMASI
Hüseyin Kahya’nın en büyük oğlu Halil Hiçyılmaz’ın kızı Hamide Ataman ve oğlu Cenk Ataman’ın girişimleri ile 22 Eylül Cumartesi günü Hüseyin Kahya Parkı’nda, Hüseyin Kahya’nın ölümünün 82. Yıldönümü münasebetiyle bir anma programı yapılacak. MKE fabrikaları için devlete bağışladığı araziler vesilesiyle Kırıkkale’nin kuruluşunda büyük rol oynayan vatansever Hiçyılmaz ile ilgili olarak görüşlerini aldığımız Cenk Ataman, Hüseyin Kahya’nın kendilerinin değil Kırıkkale’nin dedesi olduğuna dikkat çekerek “Sayın Cumhurbaşkanımıza Hüseyin Kahya adına savunma sanayi ödülleri verilmesi için bir talepde bulunduk. Bunun üzerine MKEK yönetimi bizimle irtibata geçti. Görüşmeler devam ediyor. Olumlu sonuçlanacağı inancındayız.” ifadelerini kullandı.
‘HİÇYILMAYAN ADAM’ FİLMİ ÇEKİLECEK
Ataman, kurum kararı ile yeni yapılacak Silah Organize Savunma Sanayii Bölgesi'ne Hüseyin Kâhya ismi verilmesinin gündeme alındığını, bunun yanısıra ailesi olarak 22.09.1936 tarihinde vefat eden dedesi adına her yıl dua günü etkinliği düzenleyeceklerini belirtti. Ataman ayrıca Hüseyin Kahya’nın hayatını konu alan ‘Hiçyılmayan Adam’ adında bir film çektireceklerini belirterek “Burada amacımız Hüseyin Kahya gibi bir değeri herkesin tanımasıdır. Filimde Hüseyin Kahya rolünü Kenan İmirzalioğlu yada Sadettin Saran’ın oynamasını istiyoruz. Filmden elde edilecek gelirle filmin tüm Anadoluda izlenmesi için açık hava sinemacılığı organizasyonu yapacağız. Hüseyin Kahya bu ülkenin bir değeridir. Özellikle Kırıkkale için önemli bir yeri vardır. Tüm Kırıkkalelileri de anma programımıza bekliyoruz” çağrısında bulundu.
HÜSEYİN KÂHYA HİÇYILMAZ (1883 -1936)
1924 yılında, Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla, yeni bir sanayi şehri plânlanmaktaydı. Stratejik ve jeopolitik konumundan dolayı Orta Anadolu Bölgesi’nde kurulması kararlaştırılmıştı. Bir kişi vardı ki Kırıkkale‘yi şehir adayları içerisine dâhil etmeyi, köyünü il yapmayı başaracaktı. İlerleyen tarihte o Kırıkkale şehrinin kurucusu olacaktı.
Asım Paşa başkanlığındaki heyet bölgede keşif gezisi yaptığı sırada kendilerini köyün muhtarı Hüseyin Kâhya karşılar. Der ki; "Şu gördüğünüz dağa kadar araziler benimdir, gelin fabrikaları buraya kurun, hatta dağın öbür tarafı da benimdir, lâzım olursa oraları da alın" der. Asım Paşa ve heyeti Ankara'ya döner ve durumu Mustafa Kemal Atatürk'e bildirir. 1 yıl sonra müjdeli haber gelir. Fabrikalar o arazilerde kurulacaktır.
Yerli ve milli diyerek atılıyordu makina kimya fabrikalarının ilk temelleri onun şahsına ait arazilerinde... Yapılan ilk fabrikanın temelleri çökünce müteahhit firma iflâs ediyor, O fabrika inşaatı gecikmesin diye kefil olduğu müteahhitin zararını cebinden veriyordu. "Şu arazi de benim, orda devam edelim" diyordu. O günlerde ona Ankara'da "bu adam hiç pes etmeyecek, soyadı HİÇYILMAZ olsun" denecekti. Ankara’ya davet ediliyordu 5 kişilik bir köy Heyeti ile. "Madem arazilerini bağış ediyorsun o zaman size hisse verelim ağa" denecekti. Devletin ortaklık teklifine ise “Hâşâ, devletle ortaklık olur mu hiç?” diyen bir vatansever vardı karşılarında ... "O zaman bizden bir şey isteyin" sorusuna cevabı hazırdı. Parasını kendisi karşılamak kaydı ile Ankara’dan Kırıkkale’ye 1. Sınıf dönüş bileti istiyordu. Odada bir kahkaha kopar, şaka sananlara ise şu cevabı verir. "Paşam biz köylüyüz, kıyafetimiz uygun olmazmış bizi almazlar, merak ederiz içini" diyordu Hüseyin Kâhya. Hiçyılmayan adamın memleketine Yıllar sonra Kırıkkaleliler bir heykelini yapmak istediler. Ailesi "dedemiz devlete yük olmak değil devletin yükünü almak ister, bizim kendi arazimizde olsun bu park" diyeceklerdir. Yıllar sonra da Cumhuriyetimizin minnet borçlu olduğu isimlerden olmayı başarmıştır.
Hüseyin Kahya’nın en büyük oğlu Halil Hiçyılmaz’ın kızı Hamide Ataman ve oğlu Cenk Ataman’ın girişimleri ile 22 Eylül Cumartesi günü Hüseyin Kahya Parkı’nda, Hüseyin Kahya’nın ölümünün 82. Yıldönümü münasebetiyle bir anma programı yapılacak. MKE fabrikaları için devlete bağışladığı araziler vesilesiyle Kırıkkale’nin kuruluşunda büyük rol oynayan vatansever Hiçyılmaz ile ilgili olarak görüşlerini aldığımız Cenk Ataman, Hüseyin Kahya’nın kendilerinin değil Kırıkkale’nin dedesi olduğuna dikkat çekerek “Sayın Cumhurbaşkanımıza Hüseyin Kahya adına savunma sanayi ödülleri verilmesi için bir talepde bulunduk. Bunun üzerine MKEK yönetimi bizimle irtibata geçti. Görüşmeler devam ediyor. Olumlu sonuçlanacağı inancındayız.” ifadelerini kullandı.
‘HİÇYILMAYAN ADAM’ FİLMİ ÇEKİLECEK
Ataman, kurum kararı ile yeni yapılacak Silah Organize Savunma Sanayii Bölgesi'ne Hüseyin Kâhya ismi verilmesinin gündeme alındığını, bunun yanısıra ailesi olarak 22.09.1936 tarihinde vefat eden dedesi adına her yıl dua günü etkinliği düzenleyeceklerini belirtti. Ataman ayrıca Hüseyin Kahya’nın hayatını konu alan ‘Hiçyılmayan Adam’ adında bir film çektireceklerini belirterek “Burada amacımız Hüseyin Kahya gibi bir değeri herkesin tanımasıdır. Filimde Hüseyin Kahya rolünü Kenan İmirzalioğlu yada Sadettin Saran’ın oynamasını istiyoruz. Filmden elde edilecek gelirle filmin tüm Anadoluda izlenmesi için açık hava sinemacılığı organizasyonu yapacağız. Hüseyin Kahya bu ülkenin bir değeridir. Özellikle Kırıkkale için önemli bir yeri vardır. Tüm Kırıkkalelileri de anma programımıza bekliyoruz” çağrısında bulundu.
HÜSEYİN KÂHYA HİÇYILMAZ (1883 -1936)
1924 yılında, Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla, yeni bir sanayi şehri plânlanmaktaydı. Stratejik ve jeopolitik konumundan dolayı Orta Anadolu Bölgesi’nde kurulması kararlaştırılmıştı. Bir kişi vardı ki Kırıkkale‘yi şehir adayları içerisine dâhil etmeyi, köyünü il yapmayı başaracaktı. İlerleyen tarihte o Kırıkkale şehrinin kurucusu olacaktı.
Asım Paşa başkanlığındaki heyet bölgede keşif gezisi yaptığı sırada kendilerini köyün muhtarı Hüseyin Kâhya karşılar. Der ki; "Şu gördüğünüz dağa kadar araziler benimdir, gelin fabrikaları buraya kurun, hatta dağın öbür tarafı da benimdir, lâzım olursa oraları da alın" der. Asım Paşa ve heyeti Ankara'ya döner ve durumu Mustafa Kemal Atatürk'e bildirir. 1 yıl sonra müjdeli haber gelir. Fabrikalar o arazilerde kurulacaktır.
Yerli ve milli diyerek atılıyordu makina kimya fabrikalarının ilk temelleri onun şahsına ait arazilerinde... Yapılan ilk fabrikanın temelleri çökünce müteahhit firma iflâs ediyor, O fabrika inşaatı gecikmesin diye kefil olduğu müteahhitin zararını cebinden veriyordu. "Şu arazi de benim, orda devam edelim" diyordu. O günlerde ona Ankara'da "bu adam hiç pes etmeyecek, soyadı HİÇYILMAZ olsun" denecekti. Ankara’ya davet ediliyordu 5 kişilik bir köy Heyeti ile. "Madem arazilerini bağış ediyorsun o zaman size hisse verelim ağa" denecekti. Devletin ortaklık teklifine ise “Hâşâ, devletle ortaklık olur mu hiç?” diyen bir vatansever vardı karşılarında ... "O zaman bizden bir şey isteyin" sorusuna cevabı hazırdı. Parasını kendisi karşılamak kaydı ile Ankara’dan Kırıkkale’ye 1. Sınıf dönüş bileti istiyordu. Odada bir kahkaha kopar, şaka sananlara ise şu cevabı verir. "Paşam biz köylüyüz, kıyafetimiz uygun olmazmış bizi almazlar, merak ederiz içini" diyordu Hüseyin Kâhya. Hiçyılmayan adamın memleketine Yıllar sonra Kırıkkaleliler bir heykelini yapmak istediler. Ailesi "dedemiz devlete yük olmak değil devletin yükünü almak ister, bizim kendi arazimizde olsun bu park" diyeceklerdir. Yıllar sonra da Cumhuriyetimizin minnet borçlu olduğu isimlerden olmayı başarmıştır.