Kırıkkale Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü tarafından yürütülen ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilip Türkiye Ulusal Ajansı tarafından desteklenen Erasmus+ KA154 Gençlik Katılımı kategorisindeki "Gençlik Stratejisinin Geliştirilmesi Projesi" kapsamında "Çevre ve İklim Gençlik Zirvesi" düzenlendi.Kocatepe Salonu'nda gerçekleştirilen etkinliğe Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Başalan, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selim Cengiz, Meslek Yüksekokulları Koordinatörü Prof. Dr. Özgür Selvi, Fatma Şenses Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Şükrü Dilsiz'in yanı sıra çok sayıda akademik personel ve öğrenci katıldı.Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan zirvenin açılış konuşmasını Üniversitemiz Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı, Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Başkanı ve Proje Koordinatörü Prof. Dr. Hasan Yaylı yaptı. Prof. Dr. Yaylı, sürdürülebilir bir gelecek için gençlerin çevre politikalarına katılımının önemini vurgulayarak, Türkiye'nin Yeşil Mutabakat'a uyum iradesini gösterdiğini belirtti. Ancak müktesebattaki güçlü performansa rağmen uygulamada aynı karşılığın bulunmamasının temel sebebinin toplumsal farkındalığın yetersizliği olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Yaylı, çevre bilincinin aynı zamanda ahlaki bir sorumluluk olduğunu ve kamu kurumlarının projelerinin etkisini artırmak için toplumsal farkındalık çalışmalarına daha fazla ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi.Açılış konuşmasının ardından söz alan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Başalan, gençlerin ve öğrencilerin projelere katılımının önemine dikkat çekerek, Üniversitenin ulusal ve uluslararası fonları kullanma gayretindeki artışı örneklerle destekledi. İklim değişikliği gibi konularda bu tür projelerin desteklenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Prof. Dr. Başalan, atıkların değerlendirilmesi gerektiğini, kendi araştırma konusu olan üzüm posasının metan gazını azaltan bir yöntem olarak hayvan beslemede kullanılmasını örnek verdi. Türkiye'nin çevreye duyarlılıkta uluslararası anlaşmalar gereği her zaman öncü olduğunu belirterek, gençlerin çevreye duyarlılığının altını çizdi.Zirve kapsamında "Yeşil Mutabakat ve Gençlik" temalı bir tanıtım videosu izletildi ve proje gönüllülerinden Hurşit Berat Kürkçü ve Elif Zeynep Erdoğan tarafından, işaret dili çevirisini Gülhan Şimşek'in yaptığı "Gençliğin Yeşil Gelecek Manifestosu" okundu. Manifesto, gençliğin sürdürülebilirlik, doğaya bağlılık ve iklim adaletine dair güçlü duruşunu ortaya koydu.Çevre ve İklim Gençlik Paneli Prof. Dr. Hasan Yaylı moderatörlüğünde gerçekleşti.
- Siyaset ve Kamu Yönetimi Topluluk Başkanı Betül Zehra Koçoğlu, “Yeşil Mutabakata Yönelik Gençlik Stratejisi ve Politika Önerileri” raporunu tanıttı. Saha çalışmaları ve gençlik odaklı toplantılarla hazırlanan raporun, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın yeni bir kalkınma modeli olduğunu vurguladı. Gençlerin sadece izleyen değil, karar veren ve uygulayan aktörler olması gerektiğini belirterek; doğayla yeniden bağ kurma, çevresel eğitim, gençlik girişimlerini destekleme ve biyoçeşitlilikte gençlerin aktif rol alması gibi dört temel politika alanı sundu. Yeşil istihdam ve beceri geliştirme politikaları kapsamında Yeşil Beceri Akademileri kurulması önerisinde bulundu ve konuşmasını “Yeşil dönüşümün yükünü gençlerin sırtına değil, iradesine emanet etmeliyiz” sözüyle tamamladı.
- Türkiye Ulusal Ajansı Gençlik Programları Koordinatörü Alim Sarıaslan, sürdürülebilir yaşamın sadece çevre değil, ekonomik ve toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurguladı. Fransa'dan atık yönetimi örnekleri vererek "kullan-at" kültürünün dünyayı yaşanmaz hale getirdiğine dikkat çekti. Yalın ve sade yaşamın doğaya saygının bir yansıması olduğunu ifade eden Sarıaslan, AB projelerinde belirlenen iklim değişikliği ve çevre, dijitalleşme, aktif katılım ve dahil etme başlıklarının gençlik için yol haritası sunduğunu belirtti. Genç konuşmacı Betül Zehra Koçoğlu'nu gelecekteki karar vericilere örnek gösterdi. Atıkların doğru yönetilmesi gerektiğini, israfın gıda enflasyonunun temel nedenlerinden biri olduğunu vurgulayarak, tabağımızdaki yiyeceğe saygı göstermenin önemine değindi.
- Zirvenin kapanış konuşmasını yapan Gençlik ve Spor Bakanlığı Eğitim Araştırma ve Koordinasyon Genel Müdür Yardımcısı Erkan Şamiloğlu, çevre sorunlarına çözümü yine insanların üretmek zorunda olduğunu vurguladı. Bakanlığın gönüllü gençlik çalışmaları kapsamında çevre bilincine özel önem verdiğini, gençlik kamplarını tarım kampına dönüştürdüklerini, gençlik merkezlerinde hobi bahçeleri oluşturduklarını ve Sıfır Atık yaklaşımını uygulamada benimsediklerini belirtti. Ağaç dikiminde gençlerin aktif rol almasının sahiplenme duygusunu artırdığını ifade ederek, "Devlet bir orman diktiğinde orası devletin olur. Ama genç bir fidan diktiğinde, o orman artık onun ormanı olur" dedi. Şamiloğlu, gençlerin çevre bilincini davranışa dönüştürerek sahiplenmesini sağlamanın hayati önem taşıdığını belirterek, "Bir ağaca dokunan el, geleceğe dokunur" sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.









